Torpido ile İlk Gemiyi Batıran Osmanlı Denizaltısı: Abdülhamid ve Abdülmecid'in Denizaltı Yolu
Torpido ile İlk Gemiyi Batıran Osmanlı Denizaltısı: Abdülhamid ve Abdülmecid'in Denizaltı Yolu
1880'lerin ortalarında, Osmanlı İmparatorluğu ve Yunanistan arasında yükselen politik gerilim, silahlanma yarışına ve teknolojik üstünlük arayışına sahne oldu. Bu dönemde, İngiliz Nordenfelt şirketi, her iki ülkeye de denizaltı satışı yaparak bu gerilimden ticari kazanç elde etmeyi başardı. Nordenfelt'in aracı Basil Zaharoff, Osmanlı ve Yunan hükümetlerini, henüz geliştirilme aşamasında olan denizaltıları satın almaya ikna etti.
Yunanistan'ın Nordenfelt-I adlı denizaltıyı almasının ardından, Osmanlı İmparatorluğu da harekete geçti ve Nordenfelt şirketinden iki denizaltı sipariş etti. Bu denizaltıların her biri 11.000 sterlin değerindeydi ve siparişler 1886 yılında resmi olarak verildi. Sultan II. Abdülhamid'in onayıyla, bu denizaltıların finansmanı Hazine-i Hassa’dan karşılanacaktı. Denizaltıların inşasının tamamlanması ve montajlarının Haliç'teki Taşkızak Tersanesi’nde yapılması için sadece iki buçuk ay süre verildi.
Denizaltılar, İngiltere’de Des Vignes-Cherstey tersanelerinde inşa edilmeye başlandı. Osmanlı Donanması için yapılan bu denizaltılar, Yunanistan’ın sahip olduğu Nordenfelt-I’den daha büyük, daha fazla torpido taşıyabilen ve daha hızlı olan Nordenfelt-II ve Nordenfelt-III modelleriydi. Bu denizaltılar, Osmanlı-Yunan rekabetinde önemli bir avantaj sağlamaya yönelikti.
Montaj sürecinde yaşanan aksilikler ve teknik eksiklikler, Osmanlı İmparatorluğu için ciddi bir hayal kırıklığı oldu. Denizaltılar montaj için İstanbul’a geldiklerinde, beklenmedik eksikliklerle karşılaşıldı ve montaj süreci boyunca çeşitli sorunlar yaşandı. Sultan II. Abdülhamid, bu sorunların bir an önce çözülmesi için irade-i seniyeler yayınladı. Ancak Osmanlı Devleti’nin yaşadığı ekonomik zorluklar nedeniyle, montajda çalışan işçilerin maaşları ödenemedi ve bu durum sürecin daha da uzamasına neden oldu.
1887 yılında, denizaltıların inşası sırasında, bir casusun bu denizaltıların fotoğraflarını gizlice çektiği ve bu görüntülerin mikrofilm olarak ele geçirildiği rapor edildi. Casusun kimliği tespit edilemediği için yakalanan fotoğraflara el konulmuş ve ertesi gün casus idam edilmiştir.
Sonunda, 6 Eylül 1886'da, Nordenfelt-II adlı denizaltının montajı tamamlandı ve Haliç'teki deneme seferlerine hazır hale getirildi. Bu denizaltıya “Abdülhamid” adı verildi. Ancak, parça eksiklikleri ve çeşitli teknik sorunlar nedeniyle kızak kardeşi “Abdülmecid” denizaltısı, 4 Ağustos 1887'ye kadar denize indirilemedi.
1888 yılının yaz ortasında, Abdülhamid denizaltısı İstanbul’da Dolmabahçe önlerine gelerek, eski bir vapuru hedef aldı ve torpido ateşleyerek onu kısa sürede batırmayı başardı. Bu olay, dünya tarihinde bir denizaltıdan ilk kez bir suüstü gemisinin torpido ile batırılması olarak kaydedildi ve Osmanlı İmparatorluğu’nun denizcilik tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak yer aldı. Bu başarı, dönemin askeri ataşeleri ve yabancı elçileri tarafından büyük bir heyecanla izlendi.
Abdülhamid ve Abdülmecid denizaltıları, Osmanlı İmparatorluğu'nun teknolojiye olan ilgisini ve yenilikçi askeri stratejilerini gözler önüne sererken, dünya denizcilik tarihinde de önemli bir yer edinmiştir. Bu iki denizaltı, Osmanlı Donanması’nın gücünü artırmış ve Osmanlı-Yunan rekabetinde Osmanlı’ya stratejik bir üstünlük sağlamıştır.
Daha fazla bilgi için:
Hiç yorum yok